Gökyüzünde Olaylı Kavuşma

Yürümeyi bir halt zannederdım. Değilmiş. yürüyerek kavuştuğum hiç bir şeyden hayır göremedim ki ben. Neyse ki Kastör çıktı karşıma. Bana uçmayı öğretecek ve seninle kavuşmamız olaylı olacak gök yüzlüm. Bütün haber kanalları, godaman işi ekonomi kanalları ve tüm Düyadaki Düğün TV’ler ile Dest-i İzdivaç programları kavuşmamızı canlı yayınlayacak.

Biz uçacağız ve kavuşmamız olaylı olacak.

      ***

Yürümek bir halt değilmiş değil mi Monna Rosa? Biz seninle uçmayı tattık. İlk başlarda biraz kekremsi bir tadı vardı ama alıştık değil mi? Uçmak güzel şey. yer yüzünde hiç söyleyememiştim sana ama orada ayrı güzelsin, gök yüzünde ayrı. Güneşe yaklaştıkca artıyor güzelliğin.

Yer yüzünde sana kavuşmayı bile hayal edemeyen ellerim, şu an ince belinde. bu mesudiyet bana fazla galiba. Göç eden kuşları görüyor musun Monna? Tam yanımızdan geçiyorlar. Bak bize selam veriyorlar. Sen de göç etmezsin değil mi Monna? Uçmak seni de değiştirmez değil mi?

Yerde kavuşmayanlar gökte kavuşurlar
Ve bir uğurlu anda
Kavuşmak isteyenleri kavuştururlar

  -Sezai Karakoç*

Kastör’e şükran ve özür borçluyum galiba. Uçmamızı sağladığı için şükran, eski kötü sanrılarım için ise özür borçluyum. Ben ki onu şemalsiz sakalları yüzünden hep kötü yaftalamıştım zihnimde. “tanısan seversin” derdin de inanmazdım sana. Ah bu ben. Ama merak etme Monna, yüzüne karşı, hakkındaki eski fikirlerimi ve yeni fikirlerimi söyledim ona.

-“sen fikirlerini söyleyince, Kastör ne dedi?”

Silini sin-kaf’a buladı huysuz ihtiyar, iki yüzlü olduğumu söyledi. Çayını 2 kere tazeledim ancak sakinleşti. Allah’tan yumuşak karnını biliyorum. çay bazen her kapıyı açıyor.

Neyse boş verelim şimdi Kastörü. Bence şimdi bizden konuşalım. Senden, benden, uçmaktan, birlikte uçmaktan bahsedelim. Bulut yatağımızdan, kuş yastığımızdan, gök hanemizden bahsedelim. Yazın sıcaklarda, pervanelerden şu köşede uçmalarını da rica ederiz değil mi? Sıcak havalarda serin tutarlar bizi.

ne güzel de biz olduk değil mi Monna? Bizlik, bize çok yakıştı.

-“bence bitişlerden de konuşalım”

Çok mu gerekli bitişler Monna?! Çevirme yüzünü benden. En azından şimdi, daha yeni kavuşmuşken çok mu gerekli bitişlerden bahsetmek?! Gök kubbe bize kapılarını açmışken sonları düşünmek çok lüzumsuz.

-“varacağım yeri bilmeden çıktığım beyhude yolculuklardan yoruldum artık. şimdi aklen de vücuden de havadayız. ama ya sonra ne olucak… sonumuz… tükenişimiz… ölümümüz…”

İnsanlar havada uçtu ama yerde öldüler
Bunu bana öğretmediniz

  -Sezai Karakoç**

---------------------------------------------------------
(*)Sezai Karakoç'un "Adak Işığı" adlı şiirinden.
(**)Sezai Karakoç'un "Hızırla Kırk Saat" adlı şiirinden.