Bir sınır olmalı Dünya’da. Önümüze koyulmalı ve aşamamalıyız o sınırı. Aşılmaz duvarlar, parçalanamaz tuğlalar olmalı. Yüce dağlar, ulu okyanuslar, derin uçurumlar ve hatta çalışkan kara delikler olmalı belki de. –ki biz o sınıra yaklaşmaktan bile korkalım- Mesela sınır dediğiniz; ozon gibi olmamalı deodorantlara ve modern çağ dumanlarına yenilmemeli, sağlam olmalı. Hiç yıkılmayacak feodal bir krallığın kalesi gibi olmalı, sınır. Ama Fransız Devrimi hiç yapılmamalı.
Diyorlar ki; “insanın şahsi sınırı ve sınırlayıcısı iradedir.” Lütfen birisi bana bunun yanlış bilgi olduğunu söylesin, zira irade dediğiniz bir karışlık yükseklik. Atladım ve bitti. Bir karış sonrası… ah o bir karış sonrası… Yeni doğmuş bir tay bile ilk adımında aşabilir o irade dediğiniz sınırımsıyı. Bana lazım olan sınır, şampiyon atların bile aşamayacağı engeller gibidir. Önüne kadar dolu dizgin koştuğumda, zıplayamayacağımı anlayıp geri durmalıyım, en az üç geri adım atmalıyım, korkmalıyım ondan. Sizin irade dediğiniz bana bunu sağlayabilir mi? -Hayır.-
Ha ille insani sınırlar iradedir diyorsanız da, bence anlaşabiliriz. Mesela, doğal felaketlere maruz bırakalım onu, depremler olsun altında, fay yarıkları oluşsun, kıta plakaları tam irade ile benim aramda kırılsın, iradeyle benliğimin arası öyle açılsın ki, Süpermen’in olmadığı bir Dünya’da Büyük Kanyon’dan atlayarak geçmeyi planlayan bir sütçü beygirine döneyim.
Tam da “Tamam, bu şartları sağlıyorsak kabul ediyorum, irade, insana yeterli olan biricik sınırdır” diyecektim ki; başka bir sorun aklıma geldi. Bunları konuşmak için geç kaldık. Şimdi zamanı sıfırlayalım ve yakınlaşmaların, yaşanmışlıkların, sürekli hortlayan geçmişe dair kötü anıların, gururun, onurun, aşkların ve ayrılıkların icat olunmadığı yeni bir zamanda kendimize, yeni irademizi üretelim. –mümkünse-
İrade, her insanın sınıfta kalacağı, başarısız, proje ödevidir muhteremler, yanında getirdiği pişmanlıklar ise geçer not almamızı sağlayacak bütünleme sınavları. Bu yüzdendir ki; “insan, pişman olabildiği kadar insandır.”
“insan acizdir muhtaçtır çok artistlik yapmamalıdır”
-Ah Muhsin Ünlü